Muğla’nın Bodrum ilçesine bağlı Sazköy Mahallesi’ndeki özel ormanlık alanda, Netiş Gayrimenkul İnş. San. ve Tic. A.Ş. tarafından “200.000 ton/yıl kapasiteli Duvar Taşı Ocağı” projesi yapılması için ÇED süreci başlatıldı.
Bodrum’un gıda deposu tarım alanları ile arıcılık yapılan Sazköy Mahallesi’nde doğal sit alanında bulunan 92,79 ha ruhsat alanının 22,89 ha kısmında “200.000 ton/yıl kapasiteli Duvar Taşı Ocağı” projesi yapılması planlanıyor. Bu durumu duyan STK temsilcileri ve köylüler, ormanlık alana akın etti. SÖZCÜ’ye açıklamalarda bulundular.
Açık ocak usulü tel kesme yöntemi ile taş çıkarılacak olan bölge, Aydın-Muğla-Denizli Planlama Bölgesi 1/100.000 Ölçekli Çevre Düzeni Planı’na göre “Orman Alanı ve Önemli Doğa Alanı” olarak işaretlenmiş durumda. Öte yandan, ocak alanına en yakın tarım arazisi ise 900 metre uzaklıkta bulunuyor. Şirket, ocak için Muğla İl Tarım ve Orman Müdürlüğü görüşüne başvurdu.
Müdürlük, “Üretim çalışmaları için ocak sahasında hiçbir şekilde patlatma yapılmayacağı, kırma eleme tesisi kurulmayacağı ve dekoratif taş blok çıkarma işleminin tel kesme ve sulu yöntemle yapılacağı belirtilmiştir. Faaliyet alanında dekoratif taş blok çıkarma işleminin sulu yöntemle yapılması, patlatma işleminin yapılmaması, kırma eleme tesisinin kurulmaması nedeniyle 3573 sayılı Zeytincilik Kanunu kapsamında olmadığı anlaşılmış olup, yapılacak olan faaliyet kurumumuzca sakınca oluşturmamaktadır” yanıtını verdi.
Yine ocak alanından Küçük Dere geçerken, Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü 21’inci Bölge Müdürlüğü de ocağın açılmasıyla ilgili bir sakınca olmadığını belirten bir görüş bildirdi.
“TAŞ OCAĞI AÇMAK DEMEK BU KÖYÜN İDAM FERMANI DEMEK”
Bodrum Yurttaş İnsiyatifi Sözcüsü Ayhan Karahan: Korunması gereken bu ormanlara taş ocağı açılması, bu köyün idam fermanı demektir. Biz bu olayın benzerini Bodrum’un Kızılağaç köyünde yaşadık; oraya bir tane taş ocağı açtılar, sonra 10 tane taş ocağı oldu. Ne zeytinlik kaldı ne tarım, ne arıcılık kaldı ne hayvancılık. Taş ocaklarından yeşili görmek mümkün değil. Şimdi sıra Sazköy’e geldi. Buraya taş ocağı açılması bu köyü bitirir; burada ağaç olmazsa, arıcılık da olmayacaktır. Ayrıca, bu ormanların olduğu alan Bodrum’un en önemli su havzasıdır; ormanlar gidince, su havzası da yok olacak. Bunun adı utanmazlık, bunun adı aymazlıktır; bu ağaçlara kıymak demek, bu ülkeye ihanettir. Bir köyün yok oluşundan daha öte bir olaydır. Burada duvar taşı için 95 hektarlık, on binlerce çam ağacının bulunduğu alan yok edilecek; buna izin vermeyeceğiz.
“BİR KİŞİ PARA KAZANACAK DİYE KOCA BİR KÖY GÖÇ EDEMEZ”
Sazköy ormanlarında hayvancılık yapan 75 yaşındaki çoban Ali Eğridağ: Buraya Taş Ocağı yapılması demek, hem ormanlarımızı, arıcılığı bitirmek hem de ovada yaptığımız tarımı bitirmek demek. Biz buna hep karşı çıktık. Bir kişi para kazanacak diye 100 kişi, koca bir köy mağdur olamaz. Bir tane zengin gelmiş buraya ‘Ben taş ocağı yapacağım’ diyor, köylü vatandaş nereye giderse gitsin başka yere göçsün yani, ben burada doğdum büyüdüm, bu ormanlarda büyüdüm, ailemi buradan geçindiriyorum. Nereye gideceğim?
Adam burayı, ülkenin ormanını istimlak edecek, on binlerce ağacı kesecek ama köylü ormandan bir ağaç kestiği zaman hemen geliyorlar, o köylüyü gözaltına alıyorlar, doğru karakola. Sazköy ormanlarında taş ocağı yapılamaz, olamaz; ormanlar kesilirse, ovayı sulayan dereler kurur, burada ne hayvancılık ne tarım kalır. Köylü olarak burada taş ocağına hep karşı çıktık, yine karşı çıkacağız. Biz burada bu ormanlarla birlikte yaşamak zorundayız.
“SİTELERE TAŞ DUVAR YAPMAK İÇİN ORMANI KATLEDECEKLER”
Bodrum Kent Konseyi Meclisi üyesi Güney Şirin: Sazköy ormanları içerisinde yapılacak taş ocağı yılda 200.000 ton buradan taş çıkaracak, aynı zamanda en az 300 futbol sahası büyüklüğünde ormanı yok edecek. Burası özel orman alanı ve orman alanı olarak geçiyor, buranın özel bir orman alanı olması çok dikkat edilmesi gerektiğini gösteriyor. Bodrum’u talan eden, Bodrum’un doğal alanlarını yok ederek inşaata boğan zihniyet ve beşli çete, devlet destekli olarak havadan site ve villalar yapacakları yerleri Bodrum yarımadasında tespit ettikten sonra yapacakları özel villalı sitelere ormanları yok ederek duvarlarının taşını temin edecekler bu proje ile.
Buradan çıkacak taşlar sadece yapılacak büyük inşaatların duvarlarında kullanılacak, yani taş duvar yapmak için ormanları katledecekler. Burada sadece ormanlar katledilmeyecek, bu taşların taşınması için yollar yapılacak, doğa katledilecek, bu taş ocağının yapılacağı özel sitelerin duvarlarında kullanılacak. Şu anda bu sitelerden yüzlerce binler Bodrum’da var ve atıl durumda. Bunlar sadece birileri veya birkaç kişi zengin olsun diye yapılıyor, sahiller, ormanlar yok ediliyor, altyapı buna yetmiyor, su yetmiyor. Bir de ormanları keserek köyleri yok ediyorlar.
Bu şirket buraya bu taş ocağını yaparken çevreye zarar vermeyeceğini iddia ediyor; çevreye zarar vermeden bir iş makinesi bir ormanda nasıl çalışır? Sazköylüler olarak yıllarca buraya taş ocağı açılmaması için mücadele etmişlerdi. Bu nedenle bu projeye karşı çıkacağız, gerçekleşmemesi için ne gerekiyorsa yapacağız. Buradaki köylü ve Bodrumlu bunu istemiyor, defalarca yapmak istediler, hep karşı çıktılar. Bu şirket bu taş ocağını yaparken köylülerin ve Bodrumluların sert bir direnişiyle karşılaşacağını bilmelidir. Boşuna heveslenmeyin, boşuna emek harcamayın; bu ormanın size talan ettirmeyeceğiz.
“DOĞA KATLİAMI YAŞANACAK, İZİN VERİLMEMELİ”
Muğla Çevre Platformu (MUÇEP) Bodrum üyesi Mir Bahattin Demir: Bodrum yarımadasında yapacakları inşaatların duvarlarına taş temin etmek için binlerce çam ağacını ormana kıyarak para kazanacaklar. Rant uğruna ormanları yok edecekler. Yarımadanın en güzel ormanlarını yok ederek yapacakları inşaatlara plansız bir şekilde taş sağlamak için Sazköy ormanlarını yok edecekler.
Bu ÇED sürecinde de hukuksuzluklar yaşanacak. Bodrum’da hukuksuz bir şekilde devam eden inşaat alanına taş sağlamak için on binlerce kamyonu bu yollarda çalıştırarak ormanları yok edecekler, yani zenginler para kazanacak ve ormanları yok edecekler. Sadece ormanların kesilmesi değil, ayrıca buradan çıkacak hafriyat da büyük bir çevre ve doğa katliamına yol açacak; bunların hepsi Sazköy ormanları ve mahallesi için bir katliam olarak değerlendirilmeli ve bu projeye izin verilmemeli.